ERÜ DE BAHAR...
Sıkıcı bir okul günü, hava çok güzel hoca dersi anlatıyor ama biz öğrencilerin gözü cam da, güneş tüm sıcaklığıyla sınıfın içini aydınlatıyor ve dışarıda öten kuşların sesi bizleri okulun güzel yeşilliklerinin içine oturup sohbet etmeye davet ediyor. Ve Erciyes Üniversitesine bahar gelmiş demektir. Bahar, soğuk günlerden ,kasvetli bulutlardan ,öğrencilerin o asık suratlarından kurtulmak demektir.Bizlerin yüzleri gülüyor bir kıpır kıpır'ız daha bir mutluyuz hocalar desen ders anlatmaya çok daha hevesliler.
Tabi o heves bizde yok. Neden? Bahar gelmiş kendimizi çimlere atmak için yer arıyoruz özlem doluyuz.
Güneşin kemiklerimize kadar ısıtmasının özlemini çekiyoruz.Ah sevgili hocalarım sesimizi duyun buradan çokta uzatmayın dersleri.Şaka tabi bunlar.Hocalar bahar gelince çok sıkmıyorlar onlar da bizden anlıyorlar.
Güneş sadece kemikleri ısıtsa gene iyi aynı zamanda öğrencilerin kalplerini de ısıtıyor.Hava da biraz aşk kokusu biraz da toprak kokusuyla karışmış mükemmel bir koku. Eee ne demişler ERÜ de her şey çok farklı , her şey çok başka...
Gelengiler yuvalarından çıkmış bizlere selam veriyor , manzara mükemmel...
Baharın açılışını da yapmak lazım tabi ki. Kulaklarımız da bahar şenliğinde ki Merve Özbay ve Hande Yener şarkıları yankılanıyor.
Erü' de bahar biraz farklıdır tabi , gündüzleri kurak çöllerde ki pastırma sıcağı misali fakat akşamları buz devrinde yaşıyoruz.
Okulumuzun öğrencileri olan bizler bunları biliriz de , okulu tercih etmek isteyen okurlar varsa kesinlikle aramıza katılmalı çünkü burada ki baharın tadı çok farklı
ve sizler de bundan eksik kalmayın bizlere katılın hep beraber tadını çıkaralım. Ne dersiniz baharı bizlerle yaşamaya?
0 Yorumlar